Skip to main content
European Commission logo

Eurydice

EACEA National Policies Platform:Eurydice
Genel Ortaöğretimde Öğretme ve Öğrenme
Türkiye

Türkiye

6.ORTAÖĞRETİM

6.3Genel Ortaöğretimde Öğretme ve Öğrenme

Last update: 17 May 2025

6.3. Genel Ortaöğretimde Öğretme ve Öğrenme

6.3.1. Öğretim Programları, Konular ve Ders Saatleri 

Türkiye’de yükseköğretime kadar olan tüm eğitim kademelerinin öğretim programları, merkezi olarak Millî Eğitim Bakanlığının ilgili birimleri tarafından hazırlanır ve Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından Bakan onayına sunulur. Öğretim yöntemleri ve öğrenme materyallerine, sınav, ödev ve projeler ile uygulamaların nasıl olacağına ve öğrenimin nasıl değerlendirileceğine öğretim programları ışığında öğretmenler karar verir. Zümre oluşturabilecek kadar öğretmenin olduğu derslerde bu konularda zümre öğretmenleri ortak karar verirler. Okullarda kullanılabilecek ders kitapları ve eğitim araçlarının standartlarının Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenmesi esastır (Millî Eğitim Temel Kanunu). Ortaöğretim öğrencilerinin ders kitapları, Bakanlıkça belirlenmekte ve ücretsiz olarak dağıtılmaktadır. Ders kitaplarının ve araç-gereçlerinin nitelikleri, hazırlanması, incelenmesi ve değerlendirilmesi gibi konular Millî Eğitim Bakanlığı Ders Kitapları ve Eğitim Araçları Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir.

Ortaöğretim kademesinde okul türlerine göre Bakanlıkça belirlenmiş ortak ve seçmeli dersler bulunmaktadır. Genel ortaöğretim okullarında ortak dersler şunlardır: Türk dili ve edebiyatı, din kültürü ve ahlak bilgisi, tarih, coğrafya, matematik, T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük, fizik, kimya, biyoloji, felsefe, birinci yabancı dil, beden eğitimi ve spor, görsel sanatlar/müzik, sağlık bilgisi ve trafik kültürü. Öğrenciler seçmeli dersleri akademik çalışmalar; insan, toplum ve bilim; din, ahlak ve değer; kültür, sanat ve spor ders kategorilerinden seçer.

Program dışı etkinlikler kapsamında her öğrenci ders dışı zamanlarda gerçekleştirilmek üzere mezun olana kadar en az 40 saatlik sosyal sorumluluk programı görevi yapmak zorundadır. Ayrıca ‘Hayatboyu Öğrenme/Sertifikasyon’ kapsamında öğrenciler gönüllü olarak uzaktan veya yüz yüze eğitim içerikli modüllerden kurs alabilirler ve sertifikaları e-portfolyolarına işlenir.

Bununla birlikte Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği 1. Maddesi gereği öğrenciler, ilgi ve istekleri doğrultusunda, ders dışında sosyal etkinlikler olarak tanımlanan öğrenci kulübü ve toplum hizmeti çalışmaları ile her türlü gezi, yarışma, yayın, gösteri, tiyatro, spor, münazara ve benzeri diğer faaliyetleri yapar.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, bireyin bütün davranış örüntülerine hitap edecek şekilde alana ait bilgi kümlerini beceri örgüsü temelinde bütüncül bir yaklaşım ile ele almaktadır. Adalet, hikmet, merhamet, iyilik, doğruluk, çalışkanlık, faydalı olmak ve güzellik gibi değerler üzerinde yükselen bir medeniyet mirasına sahip olan milletimiz; Türkiye Yüzyılı’nda eğitim adına kararlı adımlarla geleceğe hazırlanmaktadır. Türk eğitim sistemi bütün ideolojilerin üstünde millî bir şahsiyetin oluşumuna katkı sağlamak ve millî bilince sahip şahsiyetlerden oluşan bir toplum oluşturabilmek adına ahlaklı, erdemli; milleti ve insanlık için iyi, doğru, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş bilge nesilleri hedefler. Ayrıca eleştirel düşünen, problem çözen, karar veren, mesuliyet ve ülkü sahibi; yalnızca medeniyete uyum sağlamakla yetinmeyip etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi nesiller yetiştirmek de eğitim sistemimizin ilkeleri arasındadır. Bu doğrultuda Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli medeniyetimizin üzerine inşa edildiği temel kavramlar olan aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim nesiller yetiştirmek için madde-mana, akıl-duygu, nefis-vicdan, insan-toplum ve zaman-mekân dengesini gözetir.

Şekil 9: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Temel Yaklaşımı

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında üst düzey düşünme becerileri, kavramsal beceriler, sosyal duygusal öğrenme becerileri, alan becerileri, okuryazarlık becerileri ve bu becerilerin işe koşulmasında tetikleyici işlevi olan eğilimler tanımlanmıştır. Bu bağlamda geliştirilen öğretim programları, modelde tanımlanan bileşenlerinin tamamı göz önünde bulundurularak, okul öncesinden ortaöğretimin sonunda kadar sarmal bir yapıda hazırlanmıştır. Önceki öğretim programlarında da becerilere yer verildiği görülmekle birlikte yenilenen öğretim programlarında becerilerin sürecin hangi aşamasında ve nasıl verileceğine dair rehberlik edilmiştir. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında hazırlanan öğretim programlarında ise alana ait bilgi kümleri her bir öğrenme çıktısında beceri örgüsü temelinde yapılandırılmış, öğrenme-öğretme uygulamalarında bu becerilerin öğrencilere nasıl kazandırılacağına dönük somut yaşantılara yer verilmiştir.  
Öğretim programlarında programlar arası bileşenler olarak aşağıdaki üç yapı tüm derslere entegre edilmiştir: 


Sistem Düşüncesi: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde sistem okuryazarlığı; “sistemin parçalarını belirleme”, “sistemi ve bileşenlerini çözümleme, sistemi yapılandırma”, “sistem davranışlarını tahmin eden araçları oluşturma/ seçme/kullanma”, “sistemdeki problemleri çözme, sistemlerin sürdürülebilirliği için geliştirdiği çözüm önerilerini eyleme dönüştürme” bütünleşik becerilerinden ve ilgili süreç bileşenlerinden oluşmaktadır. Bu doğrultuda öğretim programlarında farklı okuryazarlık becerileri yapılandırılırken sistem düşüncesi içerisinde hareket edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda aşağıdaki tabloda sunulan “Sistem Düşüncesi” öğretim programlarında yer verilen “bilgi okuryazarlığı, dijital okuryazarlık, finansal okuryazarlık, görsel okuryazarlık, kültür okuryazarlığı, vatandaşlık okuryazarlığı, veri okuryazarlığı, sürdürülebilirlik okuryazarlığı ve sanat okuryazarlığı” türlerinin bütünleşik becerileri, sistem düşüncesi bütünleşik becerileri ile ilişkilendirerek belirlenmiştir. 

Sosyal Duygusal Öğrenme Becerileri: Sosyal-duygusal öğrenme becerileri; kişinin kendisi ve çevresi ile olumlu ilişkiler kurabilmesi, duygularını yönetebilmesi, empati yapabilmesi dolayısıyla sağlıklı bir benlik geliştirebilmesi için gerekli olan becerileri ifade etmektedir. Buradan hareketle sosyal-duygusal öğrenme becerilerini açıklayan farklı sınıflandırmalar olmakla birlikte Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde birbiri ile ilişkili bir yapı içerisinde bulunan Benlik Becerileri, Sosyal Yaşam Becerileri ve Ortak/Birleşik Beceriler olmak üzere üç bileşenli bir sosyal-duygusal öğrenme beceri seti tanımlanmıştır. 

Erdem Değer Eylem Çerçevesi: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde kişiyi erdemlere ulaştıran ve  dahası eylemleri aracılığıyla gözlemlenebilen değerler, Erdem-Değer-Eylem Çerçevesi ile kavramsallaştırıl-maktadır. Modelde yer alan değerlerin temel dayanağını kendi medeniyet dünyamızın referansları olan millî ve manevi değerlerimiz oluşturmuş, değerlerin evrensel boyutu da göz ardı edilmemiştir. Modelin ana hedefi; eylemlerden değerlere, değerlerden erdemli insana, erdemli insandan ise nihai hedef olan “Huzurlu Aile ve Toplum” ile “Yaşanabilir Çevrede Huzurlu İnsan” a ulaşmaktır. Erdem-Değer-Eylem Çerçevesi’nde çatı de-ğerler etrafında kümelenen bir değer çerçevesi sunulmaktadır. Çatı değerler, diğer bütün değerler ile yoğun kesişim noktaları olan değer yapılarını ifade etmektedir. Modelde saygı, sorumluluk ve adalet; çatı değerler olarak yer almaktadır. Kişisel hayat açısından önemli olan tasarruf, sabır, mahremiyet, mütevazılık, sağlıklı yaşam ve çalışkanlık değerleri insan; sevgi, dostluk, özgürlük, dürüstlük, vatanseverlik, yardımseverlik ve aile bütünlüğü değerleri aile ve sosyal çevre; temizlik, duyarlılık, estetik ve merhamet değerleri ise fiziksel çevre alanlarında yer almaktadır.

Benzer şekilde bütüncül bir akademik yaklaşımın gereği olarak öğretim programları beceri örgüsü temelinde öğretim süreçlerini zenginleştirmek üzere disiplinler arası niteliğinin yanında disiplinler üstü ve disiplinler ötesi yaklaşımlar esas alınarak tasarlanmıştır.  

Öğrenci merkezli ve beceri örgüsü temelli bir eğitim anlayışını benimseyen Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, ölçme ve değerlendirme yaklaşımında köklü değişiklikler getirmektedir. Model kapsamında geliştirilen öğretim programlarında Öğrenme Kanıtları öğrencilerin bilgi ve becerilerindeki gelişimin sistematik olarak izlenmesi ve geri bildirimler sağlanarak öğretim süreçlerinin sürekli olarak iyileştirilmesi amaçlanmaktadır. Öğretim programlarında yer verilen ön değerlendirme süreci ile öğrencilerin mevcut bilgi ve beceri düzeylerini belirlemek amaçlanmaktadır. Bu süreç, öğrencilerin öğrenme sürecine hazırlık düzeylerini değerlendirir ve öğretim stratejilerini buna göre uyarlama imkânı sunar. Temel kabuller ise, öğrencilerin günlük yaşamlarından ya da önceki eğitim süreçlerinden kazanmış oldukları kabul edilen bilgi ve becerileri ifade eder. Temel kabuller, ön değerlendirme sürecinde ele alınmakta ve bu yönüyle öğretime hazırlık sürecinin gözlenebilir ve ölçülebilir bir aşamasını oluşturmaktadır. Bu bağlamda, Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde ölçme ve değerlendirme süreci sadece sonuç odaklı ve düzey belirleyici olmaktan ziyade biçimlendirici ve geliştiricidir.

Öğrenme yaşantıları, öğrenme çıktıları, eğilim, programlar arası bileşenler ve öğrenme kanıtları arasında kurulan ve anlamlı ilişkilere dayanan öğrenme-öğretme sürecini ifade eder. Öğrenme öğretme uygulamaları hedeflenen öğrenci profili ve temel öğrenme yaklaşımları ile uyumlu öğrenme-öğretme yaşantılarının hayata geçirildiği uygulamaları ifade eder. Farklılaştırma, öğrenme profilleri bakımından farklılık gösteren öğrencilere yönelik çeşitli zenginleştirme ve desteklemeye ilişkin öğrenme-öğretme yaşantılarını ifade eder. Öğretmen Yansıtmaları ise öğretmenin ve programın güçlü ve iyileştirilmesi gereken yönlerinin öğretmenlerin kendileri tarafından değerlendirilmesini ifade eder. 

Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin Sunduğu Yenilikler 
Eğitim, öğrenci profili oluşturulurken zamansal bütünlük, ontolojik bütünlük ve epistemolojik bütünlüğün nasıl sağlanacağı ve bu bakış açılarının aksiyolojik olgunluk ile nasıl tamamlanacağı açıklanmıştır. Bu dört bütünlük alanı, devam eden bölümde 10 alt yetkinliğe ayrılmış ve bu 10 yetkinliğin her biri de 6 farklı öğrenci kazanımı şeklinde ifade edilmiştir.  

Bu model; insanın fıtri özelliklerini koruma ve geliştirmeyi, şahsiyet bütünlüğünü oluşturmayı, karakter gelişimini sağlamayı merkeze alarak insanın kendi yeteneklerini ve potansiyelini gerçekleştirmeyi, toplum ile insan arasında akılcı ve ahlaki bir uyum kurmayı hedefler. İnsanın sadece zihinsel ve fiziksel gelişimine odaklanmaz; bilgi, beceri, eğilim, değer, tutum ve davranış bütünlüğü içerisinde insanı geliştirmeyi hedefler. 

Öğretim programlarında öğrencilerin edinmesi beklenen öğrenme çıktıları, bilgi ve alana özgü becerilerle birleştirilmiş ve öğrenme süreçlerinin bir parçası hâline getirilerek beceri temelli bir program yapısı oluşturulmuştur. 
Yeni hazırlanan öğretim programlarında millî ve manevi yönden donanımlı bireyler yetiştirmek, en az becerilerin kazandırılması kadar önemsenmektedir. Adalet, aile bütünlüğü, çalışkanlık, dostluk, duyarlılık, dürüstlük, estetik, mahremiyet, merhamet, mütevazılık, özgürlük, sabır, sağlıklı yaşam, saygı, sevgi, sorumluluk, tasarruf, temizlik, vatanseverlik ve yardımseverlik olmak üzere 20 adet erdem ve bu erdemlerle ilişkili değerler ile değerlere ait eylemler yeni öğretim programlarında hayat bulmaktadır. 

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile getirilen en önemli yeniliklerden biri, farklılaştırma bölümüdür. Farklılaştırma uygulamaları ile öğrenci farklılıklarının göz ardı edilmesinin önüne geçilmiş ve ayrıştırıcı ile yarıştırıcı zihniyetten uzak, sosyal adaletin sağlandığı etkinlikler oluşturulması hedeflenmiştir. Zenginleştirilmiş öğrenmeye yönelik tasarımlar, farklılaştırılmış uygulamalar (farklılaştırılmış öğretim), öğrenenlerin sunulan içeriği keşfetmeleri için çeşitli yolların kullanıldığı, etkinliklerin ve sürecin öğrenenlerin anlamlı öğrenmelerine yönelik düzenlendiği ve öğrenenlerin öğrendiklerini sergilemek için seçim yapabildikleri öğrenme yaşantılarını kapsamaktadır. 

Okul temelli planlama yoluyla ilk kez bağlamsal ve çevresel özellikler dikkate alınmış ve bu özelliklerin yeni öğretim programlarında yer bulması sağlanmıştır. Zümre öğretmenler kurulu tarafından ders kapsamında gerçekleştirilecek araştırma ve gözlem, sosyal etkinlikler, proje çalışmaları, yerel çalışmalar, okuma etkinlikleri gibi çalışmalara ayrılan süreyi ifade eden okul temelli planlama ile öğretmenlere öğretim programını uyarlama imkânı tanınmıştır. 

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin kazandırdığı program dışı etkinlikler ile zihinsel, sosyal-duygusal, fiziksel ve ahlaki gelişimi desteklemek; kazanılan becerilerin gerçek hayatta uygulanmasına olanak tanımak, okullarda yürütülen akademik çalışmaları zenginleştirmek, zamanı etkili kullanmak ve estetik duyarlılığı artırmak amaçlanmıştır. Bu amaçla öğretim programlarına sosyal sorumluluk programı ve hayat boyu öğrenme eklenmiştir. 

Yapılan ihtiyaç analizleri sonucunda önemli bir beklenti olarak ortaya çıkan müfredat yoğunluğunu azaltmak amaçlanmış; öğrenciye bilişsel yük olmanın dışında başka bir işe yaramayan, anlamlı öğrenmeye hizmet etmeyen, yaşam becerilerinin gelişimine katkı sağlamaktan uzak içerikler öğretim programlarında kaldırılarak ortalama %35 oranında içerik sadeleşmesi yapılmıştır. 

Öğrencilerin bütüncül gelişimi, yeni hazırlanan öğretim programlarının temel vizyonunu oluşturmaktadır. Bu bağlamda öğrencilerin toplumsal yaşama hazırlanmasında önemli bir işleve sahip olan sosyal-duygusal öğrenme becerileri, öğretim programlarının bir bileşeni olarak ele alınmaktadır. Bu beceriler, öğrenme çıktılarıyla doğrudan ilişkilendirilmekte ve öğretme-öğrenme yaşantılarında kendine yer bularak programın diğer bileşenlerinin (bilgi, beceri, değer, eğilim) desteklenmesine de ayrıca katkı sağlamaktadır.  

Öğrencilerin yeni öğretim programlarında tanımlanan bilgi ve becerilerdeki yetkinlikleri ile eğilim ve değerlerdeki gelişimlerini bütüncül olarak değerlendirmeyi ve geri bildirimlerle öğretim ve öğrenme süreçlerini en üst düzeyde desteklemeyi önceliklendiren bir ölçme değerlendirme anlayışı benimsenmiştir. Bu anlayışla ölçme değerlendirme uygulamalarında tanılayıcı, biçimlendirici ve düzey belirleyici değerlendirme yöntemleri arasında denge sağlanması hedeflenmiştir. 

Öğretmen yansıtmaları yoluyla öğretmenlerin ve özellikle öğretim programlarının sürekli olarak değerlendirilmesi anlayışı geliştirilmiştir. Bu sayede programın güçlü yönleri ile birlikte iyileştirilmesi gereken kısımları da belirlenerek programların niteliğinin artırılması sağlanabilecektir. TYMM’de öğrenci profilini oluşturan iki bütünlük alanı, on profil özelliğine ayrılmıştır. Bu profil özellikleri ve bunları oluşturan bileşenler aşağıda Şekil 10’da gösterilmiştir.

Şekil 10: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğrenci Profili

6.3.2. Öğretim Yöntemleri ve Materyalleri 

Derslerin öğretim programı öğretmenler için bir rehber niteliği taşır. Programda; dersin temel yaklaşımı, özel amaçları, ünite/tema/öğrenme alanları, öğrenme çıktıları ve süresi yer alır. Programlarda ayrıca alan becerileri, öğrenme çıktıları çerçevesi, öğrenme çıktıları, içerik çerçevesi, kavramsal beceriler, programlar arası bileşenler (sosyal-duygusal öğrenme becerileri, değerler, erdem-değer-eylem çerçevesi ve sistem Düşüncesi ve okuryazarlık becerileri), disiplinler arası ilişkiler, beceriler arası ilişkiler, öğrenme kanıtları ve ölçme ve değerlendirme, öğrenme-öğretme yaşantıları, farklılaştırma, okul temelli planlama, program dışı etkinlikler ve öğretmen yansıtmaları yer almaktadır. Ders kitapları da bu programlar temel alınarak yazılmak zorundadır. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanan ders kitapları tüm eğitim kademelerinde (resmî/özel okullar) öğrencilere ücretsiz olarak dağıtılır.   Bu kapsamda ders kitaplarını, kaynak ve yardımcı eğitim dokümanlarını, ders ve laboratuvar araç ve gereçleri ile basılı eğitim malzemelerini, makine, teçhizat ve donatım ihtiyaçlarını ilgili merkezi birimler temin etmektedir.

Tüm öğrencilerimizin; ahlaki, insani, millî, manevi ve kültürel değerleri içeren, Türkçe’nin doğru ve güzel kullanımını destekleyen, daha etkili bir öğrenme için kolay erişilir ve ilgi çekici öğrenme kaynaklarına olan ihtiyacı göz önünde bulundurularak ders kitapları incelenmekte ve değerlendirilmektedir. İnceleme ve değerlendirme sürecinde, Millî Eğitim Bakanlığı Ders Kitapları ve Eğitim Araçları Yönetmeliği ve Talim ve Terbiye Kurulunca kabul edilen “Ders Kitabı ve Eğitim Araçları ile Bunlara Ait Elektronik İçeriklerin İncelenmesinde Değerlendirmeye Esas Olacak Kriterler ve Açıklamaları” dikkate alınmaktadır. 

Her öğretmen kendi dersi ile ilgili olarak programının gerektirdiği hazırlıkları yapmaktan sorumludur. Ortaöğretim okullarında öğretim yılı başında her öğretmenin verdiği dersler için yıllık plan yapması ve bu planın okul müdürünce onaylanmış olması esastır. Eğitim ve öğretim kurumlarında sınıf öğretmeni, alan öğretmeni ve/veya zümre öğretmenleri tarafından yıllık plana uygun ders planı hazırlanır ve uygulanır. 
Bunun yanı sıra, son yıllarda bilgi teknolojisi altyapısını geliştirmeye yönelik yatırımlara ağırlık verilmektedir. EBA eğitim kalitesinin ve fırsat eşitliğinin artırılmasını ve başarı düzeyinin geliştirilmesini hedefleyen FATİH Projesi’nin önemli bileşenlerinden biridir. EBA, MEB tarafından oluşturulan, okul öncesinden 12. sınıfa kadar yaklaşık 18 milyon öğrenciye, 1,2 milyondan fazla öğretmene ve velilere hizmet eden dijital ve sosyal bir eğitim platformudur. FATİH Projesi kapsamında 2024 yılı itibarıyla, 1.241.940 adet data ucu ile ağ altyapısı sağlanmıştır. 21.576 okulun ağ alt yapısı kurulmuştur. Etkileşimli tahta sayısı ise 626.441, tablet bilgisayar seti sayısı 2.208.238, WEB kamera sayısı 105.000, doküman kamera sayısı 3.657 ve çok amaçlı yazıcı sayısı 45.653 olmuştur.