4.4. Eğitim Programı ve Rehberler
MEB’e bağlı resmî/özel okul öncesi eğitim kurumlarında ders yılı süresinin 180 iş gününden az olmaması esastır. Ders yılı süresi, derslerin başladığı günden kesildiği güne kadar okulun açık bulunduğu günler ile öğrencilerin törenlere katıldıkları resmî tatil günleri sayılarak hesaplanır. Resmî tatil günleri ile her ne sebeple olursa olsun okulun açık bulunmadığı günler göz önünde bulundurulmaz.
ASHB’ye bağlı özel kreş ve gündüz bakımevleri için mevzuatta yıllık iş gününe ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Kuruluşlar kendi çalışma saatlerine kendileri karar verir ve valiliğe onaylatır. Hafta içi mesai saatlerine ilave olarak, gece saatleri ve hafta sonu tatillerinde faaliyetlerini sürdürmek isteyen kuruluşlar, gerekçelerini ve çalışma saatlerini belirten bir dilekçe ile ASHB il müdürlüklerine başvururlar. Kuruluşların söz konusu gün ve saatlerde hizmetlerine devam edebilmeleri, il müdürlüğünün kabul ve teklifi ile valiliğin onayına bağlıdır. Kuruluşlarda, yarım günlük ve saatlik bakım hizmeti de verilebilir. Yarım günlük ve saatlik bakım hizmeti verilebilmesi il müdürlüğünün kabul ve teklifi ile valiliğin onayına bağlıdır.
4.4.1. Yıllık, Haftalık ve Günlük Planlama
Türkiye’de okul öncesi eğitimi ve bakımı MEB ve ASHB sorumluluğunda yürütülmektedir. 36-68 aylık çocukların devam ettiği okul öncesi eğitim kurumları Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı tarafından onaylanan MEB Okul Öncesi Eğitim Programı’nı; ASHB’ye bağlı özel kreşler ise 0-36 Aylık Çocuklar İçin Eğitim Programı kullanır. Öğretmenler, eğitim ortamlarını çocukların gelişim özelliklerine, ilgi ve ihtiyaçlarına göre düzenler. Aylık planlarını ve günlük eğitim akışlarını planlar, uygular ve değerlendirir. Aylık eğitim planı; alan becerileri, kavramsal beceriler, sosyal-duygusal öğrenme becerileriyle okuryazarlık becerilerinin ve değerler ile eğilimlerin bütüncül olarak ele alındığı plandır. O ay çocuklara kazandırılmak istenen becerilere ilişkin öğrenme çıktıları, kavramlar, öğrenme kanıtları (değerlendirme), öğrenme-öğretme yaşantıları, farklılaştırma (zenginleştirme/ destekleme) ve aile-toplum katılımı aylık planlarda ele alınır. Günlük plan, bir gün için çocuklara kazandırılmak istenilen alan becerilerini ve diğer program bileşenlerini, öğrenme-öğretme yaşantılarını, değerlendirmeyi, farklılaştırmayı ve aile-toplum katılımını içeren ilgili ayın planından hareketle öğretmen tarafından hazırlanan plandır. Bu planlar doğrultusunda okul öncesi eğitim kademesinde 50’şer dakikalık aralıksız 6 etkinlik saati süresi ile yapılır.
Aile eğitimi ve katılımı, okul ve ev arasındaki devamlılığı destekleyerek kazanılan bilgi, beceri ve tutumların kalıcılığını sağlar. Bu nedenle MEB, 0-36 aylık çocukları için eğitim programı ile bütünleştirilmiş Aile Destek Eğitim Rehberi (EBADER) ve Okul Öncesi Eğitim Programı ile Bütünleştirilmiş Aile Destek Eğitim Rehberi (OBADER) hazırlamıştır. Öğretmenlerin programla birlikte bu rehberi de etkin bir şekilde kullanmaları gerekmektedir.
4.4.2. Öğrenme ve Gelişim Alanları
4.4.2.1. Okul Öncesi Eğitimin Amaçları
Okul öncesi eğitimin temel amaçları, çocukların çok yönlü gelişimini desteklemek, toplumsal yaşama uyumlarını kolaylaştırmak ve onları ilkokula en iyi şekilde hazırlamaktır. Türkiye’de okul öncesi eğitimin amacı Şekil 5’de gösterilmiştir;

4.4.2.2. Okul Öncesi Eğitim Programının İlkeleri
Okul öncesi dönem (0-6 yaş), çocuğun gelişiminin en hızlı ve öğrenme kabiliyetinin yüksek olduğu dönemdir. Her yaş grubunun genel gelişim özellikleri o yaş grubundaki tüm çocuklar için ortak olup her çocuğun kendine özgü olduğu da unutulmamalıdır. Okul öncesi eğitimi bazı temel ilkelere dayanmaktadır.
4.4.2.3. Okul Öncesi Eğitim Programının Tanıtımı
Çağın gereksinimlerine uygun olarak bireylerden toplumların hızlı değişimine uyum sağlamaları, bilimsel ve teknolojik gelişmelere katkıda bulunmaları, küresel sorunlarla başa çıkmaları beklenmektedir. Geçmişte salt bilgiye sahip olmak yeterli görülürken günümüzde bilgiyi davranış örüntülerinin içerisine dâhil etmek öğretim programlarının temel amacını oluşturmaktadır. Bu nedenle erken yaşlardan itibaren çocukların gelişimleri de göz önünde bulunduran beceri temelli programlar planlanmakta ve uygulanmaktadır. Bu program da okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden çocukların beceri temelli bütüncül bir yaklaşımla ilkokula hazır bulunmalarını sağlamak amacı ile geliştirilmiştir.
Program; Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli (TYMM) Beceriler Çerçevesi’ne uygun olarak hazırlanmıştır (Millî Eğitim Bakanlığı, 2025). Bu çerçeveye göre becerilerin edinimi okul öncesi dönemden başlayarak 12. sınıfın sonuna kadar devam etmektedir. Çocukların beceri ediniminin ilk basamağını oluşturan bu programda beceriler çocukların gelişim düzeyleri ve bireysel özellikleri göz önünde bulundurularak ele alınmıştır.
Beceri temelli bu programda farklı becerilerin edinimi esastır. Amaç sadece alana özgü becerilerin kazanımı değildir. Aynı zamanda toplumun millî ve manevi değerleri, sosyal-kültürel yapısı, çağın gerektirdiği okuryazarlık becerileri ve bu becerilerin kullanılması için gerekli eğilimlerin kazandırılması gerekmektedir. Alana özgü beceriler programın ana yapısını oluşturur. Kavramsal beceriler ve eğilimler programın temel bileşenleridir. Sosyal-duygusal öğrenme becerileri, okuryazarlık becerileri ve değerler gibi programlar arası bileşenler de öğrenme ve öğretme yaşantılarının önemli unsurlarındandır. Programın kendi içinde yer alan öğrenme alanlarıyla yatay bir üst öğrenme kademesiyle de dikey hiyerarşisi bulunmaktadır. Bu dikey hiyerarşi sayesinde çocuklar, ilkokula ve sonraki akademik ve sosyal hayata daha iyi hazırlanacaklardır.
Programda yer alan aylık planlar ile öğretmenlerin hedeflenen becerileri göz önünde bulundurarak ve becerilerin birbirleriyle ilişkilerini kurabilmeleri sağlanır. Öğretmenler; günlük planlarını aylık programlar doğrultusunda hazırlamalıdırlar. Program içerisinde, okul öncesi eğitim kademesin ait alan becerilerine uygun olarak öğrenme ve alt öğrenme çıktıları yazılmıştır.
4.4.2.4. Okul Öncesi Eğitim Programında Beceri Kavramı
Programda yer alan beceri kavramı; çocuğun bir öğrenme alanına yönelik düşünme yaklaşımlarını, yöntemlerini, araç ve gereçlerini kullanması için her tür edim veya eylem olarak tanımlanmaktadır. Beceriler, farklı başlıklar altında ele alınmış olsa da beceri edinimi ve eyleme dönüştürülme süreçlerinde bir arada çalışmakta ve bir bütünlük oluşturacak şekilde programda yer almaktadır. Öğrenme ve öğretme yaşantılarında bu bütünlük açık bir şekilde gösterilmiştir. Bu beceriler; alan becerileri, kavramsal beceriler, sosyal-duygusal öğrenme becerileri, okuryazarlık becerileri olarak ele alınmaktadır.
4.4.2.5. Okul Öncesi Eğitim Programında Süreç Bileşeni Kavramı
Beceri kavramının en temel özelliklerinden birisi, süreç temelli olmasıdır. Örneğin; karşılaştırma becerisi, birden fazla kavram, durum, nesne, olay, kişi gibi olgular arasındaki benzerlik ve farklılıkları belirlemeye dayanan bir süreçtir. Karşılaştırma becerisinin edinim sürecinde bu süreç bileşenleri işe koşulur Süreç bileşenlerinin kazanılması ile daha üst bir kavram olan bütünleşik beceriye ulaşılmaktadır.
Süreç Bileşeni kavramı; beceri edinim sürecindeki işlem adımları olarak da ifade edilebilir. Bu işlem adımlarının atlanması veya kazanılmaması bütünleşik becerinin edinimini engellemektedir. Örneğin; tümevarıma dayalı akıl yürütme becerisinin gözlem yapma, örüntü bulma ve genelleme yapma süreç bileşenleri bulunmaktadır. Bu süreç bileşenlerinden herhangi biri kazanılmadığında çocuğun tümevarıma dayalı akıl yürütme becerisinin ediniminden bahsedilemez. Çünkü tümevarıma dayalı akıl yürütme becerisi, bireyin olay, konu veya duruma ilişkin gözleme dayalı örüntü oluşturmasını ve genellemeler yapmasını ifade eden bütüncül bir beceridir.
4.4.2.6. Okul Öncesi Eğitim Programında Öğrenme Çıktısı Kavramı
Öğrenme çıktıları, öğrenme alanı kapsamındaki içerik bilgisi ile ilişkili alan becerilerinin birleştirilmesi yoluyla oluşturulmuştur. Çünkü içerik bilgisi öğrenenlerin beceri gelişimine aracılık ederken öğrenen için içerik bilgisi becerilerin kullanılması sayesinde içselleşir, daha anlamlı ve yaşama dönük hâle gelir. Dolayısıyla öğrenme çıktıları içerik bilgisi ve alan becerileri olmak üzere iki temel unsurdan oluşmaktadır.
Her alana özgü olarak ayrılmış olan öğrenme çıktıları, çocukların özellikleri dikkate alınarak alanın içerik bilgisi ile bütünleştirilmiştir. Hiyerarşik olarak düşünüldüğünde alan becerisi, süreç bileşeni, öğrenme çıktısı, alt öğrenme çıktısı şeklinde detaylandırılan bir yapı mevcuttur. Bu yapıda öğrenme çıktıları doğrudan alan becerisinin kendisiyle, alt öğrenme çıktıları ise süreç bileşeni ile eşleştirilmiştir. Bu hâliyle öğrenme çıktısıyla ilgili becerinin okul öncesi dönemde nasıl ele alınacağı ve gözlemleneceği belirtilmektedir.
Diğer bir ifade ile öğrenme çıktısı okul öncesi dönemde ulaşılması istenen üst yapıyı göstermektedir. Örneğin; fen alanında yer alan bilimsel gözlem becerisi için “Günlük yaşamında fen alanına yönelik olaylara/olgulara ve durumlara yönelik bilimsel gözlem yapabilme” öğrenme çıktısı bulunmaktadır (Millî Eğitim Bakanlığı, 2025). Bu hedef, bilimsel gözlemin çocuğun gündelik yaşamında fen alanı ile ilişkili olay ve olgular üzerine yapılması gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca becerinin edinimine yönelik yapılacak değerlendirme çalışmaları için de bir çerçeve oluşturmaktadır.
4.4.2.7. Okul Öncesi Eğitim Programında Alt Öğrenme Çıktısı Kavramı
Alt öğrenme çıktıları, öğrenme çıktılarının süreç bileşenleri ile bütünleştirilmesi sonucunda oluşturulmuştur. Diğer bir ifade ile öğrenme çıktısına giden işlem basamakları oldukları söylenebilir. Öğrenme çıktılarına oranla daha fazla içerik bilgisini de içermektedir. Örneğin; “Günlük yaşamında fen alanına yönelik olaylara/olgulara ve durumlara yönelik bilimsel gözlem yapabilme” öğrenme çıktısının “Dünyada gerçekleşen çeşitli faaliyetlerin niteliklerini tanımlar.”, “Bilinen materyallerin gözlemlenebilir özelliklerine yönelik duyuları ile veri toplar ve bunları kaydeder.”, “Yakın çevresindeki canlı/cansız varlıklara yönelik elde ettiği verileri açıklar.” olmak üzere üç alt öğrenme çıktısı bulunmaktadır (Millî Eğitim Bakanlığı, 2025). Öğrenme yaşantıları hazırlanırken alt öğrenme çıktıları, temel bileşenler ve programlar arası bileşenlerle bütünleştirilmelidir. Sınıf uygulamalarında ise bu alt öğrenme çıktılarına yönelik süreçlerin yürütülmesi aynı zamanda öğrenme çıktısında hedeflenen becerinin edinimine de hizmet edecektir.
4.4.2.8. Okul Öncesi Eğitim Programı Alan Becerileri
Programın temel amacı, okul öncesi dönemden başlayarak ulusal bir beceri ağının oluşturulmasıdır. Bu amaca ulaşmak için çocukların, akademik bilginin yanı sıra Maarif Modelinde ifade edildiği üzere; tümevarıma dayalı akıl yürütme, gözlem yapma gibi becerilerin kazandırılması hedeflenmektedir (Millî Eğitim Bakanlığı, 2025). Alan becerileri, bir disiplin ile ilgili öğrenilmesi zorunlu olan becerilerdir. Programdaki alan becerileri, ilgili alana özgü beceriler ve kavramsal becerilerle bütünleşerek ortaya çıkan ve diğer bütün becerileri kapsayan yapılardır. Okul öncesi dönemde alan becerileri; Türkçe, matematik, fen, sosyal, hareket ve sağlık, sanat ve müzik alanlarını kapsayacak şekilde düzenlenmiştir.
4.4.2.9. Okul Öncesi Eğitim Programı’nda Çocuğu Tanıma, Değerlendirme ve Raporlama
Alan becerilerinin, kavramsal becerilerin, sosyal-duygusal öğrenme becerilerinin, okuryazarlık becerilerinin, değerlerin ve eğilimlerin desteklenmesi; eğitim sisteminin bütüncül tasarlanarak hem öğrenme ortamlarının hem de uygun ve özgün bir ölçme değerlendirme sisteminin geliştirilmesi ile mümkündür. Bu programda ölçme ve değerlendirme uygulamalarının beceri tabanlı olarak öğretimi destekleyici ve yapıcı geri bildirimler sağlayacak biçimde tasarlanması planlanmıştır. Program kapsamında çocukların beceri edinimlerini takip etmek amacıyla yapılacak ölçme ve değerlendirme uygulamalarının beceri edinimi odaklı olması gerekmektedir. Okul öncesi dönemde süreç değerlendirme yaklaşımlarının izlenmesi beklenmektedir. Bu nedenle çocuğun sürece etkin katılımını sağlayarak çocuktaki beceri edinimini süreç boyunca izlemek büyük önem taşımaktadır.
Okul öncesi dönemde öğretmenin değerlendirmeler yapabilmesi için kullanabileceği yöntemlerden biri de gözlemdir. Öğretmen, çocukları süreç boyunca sistematik ya da informel olarak gözlemlemeli ve çocukların beceri edinim süreçleri ile programın etkililiği konusunda çıkarımlarda bulunmalıdır. Öğrenmenin ölçülmesi ve değerlendirilmesi sürecinde günlük sınıf etkinlikleri bağlamında gerçekleştirilen etkileşimin gözlemlenmesine odaklanılmalıdır. Bu bağlamda hazırlanan etkinlikler sırasında çocuklara sorular yönlendirilmelidir. Sorulara verilen yanıtları değerlendiren öğretmen, çocuklara anlık geri bildirim vermelidir.
Sınıfta olup biten her şey çocuğun öğrenmesinin potansiyel kanıtıdır. Öğrenme kanıtları, çocukların gözlemlerinden, ürünlerinden ve söylediklerinden oluşur. Bu kanıtlar, çeşitli kayıt ve takip araçlarıyla toplanıp yönetilebilir. Öğretmenler; informel gözlem notları, anekdot kaydı, kontrol listesi, video, ses kayıtları, fotoğraflar gibi çeşitli kayıt araçlarını çocukların ihtiyaçlarına ve değerlendirilen etkinliğe uygun olarak seçebilir veya geliştirebilirler. İnformel gözlem notları alınmasında yapışkan etiketler, dijital ve yazılı not defterleri gibi araçlar da kullanılabilir. Alınan kayıtlar içerisinde uygun olan ürünler, çocukların portfolyolarına eklenebilir.
Okul öncesi eğitimde değerlendirme için göz ardı edilmemesi gereken bir diğer husus da aile katılımını sağlamaktır. Aile katılımı sağlandığında uygulanan programın çocukların ihtiyaçlarını ne derecede karşıladığı ve çocukların beceri edinim düzeyleri daha açık bir şekilde ortaya çıkar. Öğretmen, ailelerle formel ve informel biçimde iletişim hâlinde olmalıdır. İş birliği sağlamak amacıyla öğretmen; ailelere notlar gönderebilir, onlarla telefon görüşmesi yapabilir, çocukların ürünlerini, portfolyolarını ve sınıf içi etkinliklere ilişkin fotoğraf ve videolarını veli izin onay belgesi doğrultusunda aileler ile paylaşabilir. Formel iletişim sürecinde ise bireysel/grup toplantıları ve portfolyo sunum günleri düzenlenebilir.
Çocuklar için hazırlanan ilerleme raporları ailelerle paylaşılabilir. Aynı zamanda ailelerden de çocukların performans ve ilerlemesine ilişkin geri bildirim alınabilir. Böylelikle çocukların performanslarına ve ilerlemelerine ilişkin sağlanan bilgi akışı ile hem programa yönelik hem de çocuğa yönelik değerlendirme yapılmış olur.
Çocukların günlük yaşamdaki zorluklarla başa çıkabilecek yeterli donanıma sahip olmaları için ihtiyaç duyacakları temel düzey beceri ve yetkinlikler ile alana özgü becerilerin okul öncesi dönemde desteklenmesi önemlidir. Bu beceriler sorunları çözebilen, kanıta dayalı kararlar alabilen, birlikte çalışabilen, iletişim kurabilen, öz farkındalık ve öz düzenleme becerilerine sahip, esnek düşünen bireyler olmalarına yardımcı olacaktır. Çocukların alan becerilerini ne derecede edindiklerini belirlemek amacıyla yapılacak ölçme ve değerlendirme uygulamaları beceri odaklı olmalıdır. Beceri odaklı bir ölçme ve değerlendirme yaklaşımının benimsenmesi ise performansa dayalı durum belirleme uygulamalarının yürütülmesi olarak ifade edilebilir.
Performansa dayalı değerlendirme uygulamaları yürütülürken çocukların öğrendiklerini farklı bir alanda veya yaşamda sergileme çabası gösterme; motivasyonu yüksek düzeyde tutma ve süreç sonunda oluşturulan ürünün istenilen niteliklere sahip olma derecesine bakılır. Bu ise aynı anda bilişsel, sosyal-duyuşsal ve davranışsal özelliklerinin bir arada ele alınması anlamına gelir. Çocukların becerilerine yönelik ölçme ve değerlendirme uygulamaları eğitim sürecini desteklemek amacıyla yapılmalıdır. Beceri odaklı ölçme ve değerlendirme uygulamaları geleneksel uygulamalardan farklı olarak eğitim süreciyle eş zamanlı ve bütüncül olarak yürütülmelidir.
Okul öncesi eğitimde değerlendirme çok boyutlu bir süreçtir. Okul öncesi eğitimde değerlendirmenin boyutları Şekil 6’da yer almaktadır.
